Ebu Talha R.Anh’ın Hayatından Yansıtacağımız 5 Mesaj

Ebu Talha R.Anh’ın Hayatından Yansıtacağımız 5 Mesaj

Asıl adı Zeyd b. Sehl’dir. Künyesi Ebu Talha’dır.  Miladi 585’de doğmuş, 655’de Akdeniz Adalarında vefat etmiştir. Efendimiz Ebu Talha’yı -Neccaroğullarına yakınlığından- bazı kez huzuruna Dayım diye seslenerek çağırmıştır.

Ebu Talha 35 yaşına kadar Medine’de ki dini yapıyı kabullenerek yaşadı. Putperestti. O zamanlar Medine’nin yakınlarında taptıkları, tazim ettikleri put Menat putuydu.  Hatta zengin olanların evlerinde kendilerine özel yaptırdıkları putları da vardı.

Ebu Talha zengindi. 3-4 hurma bahçesi vardı. Zengindi, yakışıklıydı, soyluydu. Onunda evinde ona özel putu vardı. 35 yaşına kadar yaşamı böyleydi.

Bir gün Ebu Talha Ümmü Süleym anamıza talip oluyor. Ümmü Süleym ise, iman ettiği için eşinin bile ondan yüz çevirip gittiğini, müşrik bir kimseyle evlenmesinin mümkün olmadığını ancak Müslüman olursa onunla evleneceğini ona söyler ve kendi ellerinden yaptıkları putlara nasıl taptığını sorar, düşünmesine vesile olur. Ebu Talha duydukları karşısında bir şok yaşamıştı. O gece sabaha kadar düşündü. Sabah olunca Musab b. Umeyr’den dine ait bilgileri alıyor ve iman ediyor. Sonra varıyor Ümmü Süleym’in kapısına ve onun bir sözüyle iman ettiğini, buna vesile olduğunu söyleyip, dile benden ne kadar mihir dilersen diye ekliyor. Ümmü Süleym annemiz ise hepimize ders olacak o sözü söylüyor;

“Benim mihrim, senin İslamındır. Sözüm öyleydi, sözümün arkasındayım ve ben senin evlilik teklifini kabul ediyorum, tek bir dirhem mihir almadan.”

Ebu Talha’nın hayatı infaklarla doludur. Ali İmran/92.ayeti okuyunca Efendimiz,

“Allah yolunda sevdiğiniz şeylerden infak etmedikçe, gerçek manada –kamil imana- eremezsiniz. Allah neyi infak edip, neyi etmediğinizi bilir.”

Çok sevdiği Biruha bahçesi ve kuyusunu (ki Medine’nin en güzel suyunun olduğu yer) infak ediyor. Efendimiz (aleyhisselam) ise –İşte kâr dediğin budur diyerek karşılık veriyor.

Neyini infak etmedi ki? Kuyusunu, hurma bahçelerini, evladını.. Ebu Umeyr’i yitirdiler. Buna rağmen eşi ve kendisi eşsiz bir tevekkül ile rıza gösterdiler ki, Allah onlara sonrasından Abdullah’ı verdi. Ve Abdullah’tan ise 10 torun bağışladı. Abdullah muhaddis, o 10 torunun ise her biri bir ilim dalında zirveydi. Allah  kadere rıza gösterenleri işte böyle mükafatlandırırdı.  Onun hayatından bizim hayatlarımıza yansıtacağımız 5 mesajımız, 5 emanetimiz var sizlere;

1- Gözden çıkardığın mallardan değil, sevdiğin şeylerden infak et ki, gerçek manada iyiliğe ve kâmil manada imana erebilesin.

3 tane yavrun mu var? En akıllısı mühendislikle uğraşsın, doktor olsun deme. En akıllısını Allah’a ayır. En akıllısı, alim olsun, hoca olsun de. İmamhatip’e gitsin de. En akıllısı imam olsun de ki, verdiğin infak, çirkininden olmasın. Kabilce infak olmasın, Habilce olsun. Gözün gibi sakındığını Allah için ver ki, sevdiğin şeyden infak etmiş olasın.

2- Ticaretindeki yatırımlarında öyle alanları seçki, dünya döndükçe sana kâr sağlayabilsin ve hiçbir alış-verişin kazanamayacağı kadar sana kazanç getirebilsin.

Allah yolunda infak edersen, inan ki böyledir. Ondan alacağın sevapları hesap makineleri almaz. 1/ 700 ya. Devamında hesapla bakalım, çıkabiliyor musun işin içinden? Mümkün değil. Onun hesabı yok. Onun hesabı ahrette. Öyleyse eğer akıllı tüccar ol. Neyi, ne kadar verebilirsen, az-çok deme. Birinin verdiği bir tek hurma, Ebu Talha’nın verdiği hurma bahçesine denk olabilir. Allah’ın nazarında az ya da çok meselesi değildir. Sevdiğin şeyden Allah adına verirsin, o Allah için verilmiş infaktır. Onun karşılığını verecek olan Rabbul Alemin olan Allah’tır

3- Mümin kardeşlerini nefsine tercih et ki, yaşamak için değil, yaşatmak için yaşayasın; Rabbinin takdir ve sevgisini kazanabilesin.

Tercih et, mümin kardeşini nefsine. Bu ecrin, bu mükafatın karşılığını al

4- Sana verilen nimetlerin, hepsinin birer emanet olduğunu unutma ki, emanetin gerçek sahibi verdiğini senden alınca isyan etmeyesin, kadere rıza gösterebilesin.

Veren O değil mi? O. Verdiğini alıyorsa, kimin haddine düşmüş hesap sormak? O halde bize, mümine düşen nedir? Verince şükretmek, alınca hamdetmektir. “Allah’ım sen verdin, sana binlerce kere şükürler olsun. Allah’ım sen aldın, sana binlerce kere hamdolsun” Bu işte kadere rızadır. Eğer bunu yapabilirsen, aynen Ebu Talha gibi yapmış olursun.

5- Yaşına, cinsiyetine, sağlığına yada bahanelere sığınmadan Allah yolunda cihad et ki, kabrinin yeri belli olmasa bile, kıyamete kadar gelecek tüm müminlere ilham kaynağı olabilesin.

Ebu Talha’nın Hurma bahçesini bağışladığı kısa videosu