Oruç Adabı 1

0
1125

Oruç Adabı 1

Sadece Ramazan ayı orucunu tutmakla kendini sınırlama. Bu ayın dışında tutulan nafile oruçları da tutmaya gayret et. Yoksa nafilerle elde edeceğin sevapları kazanmaktan ve cennette yüksek derecelere ulaşmaktan mahrum olursun. Yine dünyadayken gökyüzünde parlayan yıldızlara baktığın gibi ahirette de nafile oruç tutanların yüksek derecelerine bakar, onların derecesine çıkamamanın hasretini çekersin.

Rivayet edilen hadislerin, fazilet ve şereflerinin büyüklüğüne ve tutulacak oruçların sevaplarının çokluğuna delalet ettiği faziletli günler şunlardır:

Zilhicce ayının dokuzuncu gününe rastgelen arefe günü. Hac ibadetini eda etmekle meşgul olmayanların arefe günü oruç tutmaları sünnettir. (Hac görevini yerine getiren hacıların, arefe günü oruç tutmamaları sünnettir.)

Aşure Günü. (Bu oruç, muharrem ayının dokuzuncu ve onuncu ve on birinci günlerinde tutulur.)

Zilhicce ayının ilk on günü.

Muharrem, recep ve şaban aylarının ilk on günü.

Haram aylar olan zilkade, zilhicce, muharrem ve recep aylarında oruç tutmakta çok faziletlidir. Bu aylardan recep ayı tek, diğerleri ise peş peşe gelir.

Bu saydığımız günler bir sene içerisinde oruç tutmanın faziletli olduğu günlerdir.

Bir ayın içerisinde oruç tutmanın faziletli olduğu günlere gelince, onlar da her ayın başından, ortasından ve sonundan birer gün tutulan oruçlar ile “eyyâm-ı bîz” denilen her ayın on üç, on dört ve on beşinci günlerinde tutulan oruçlardır.

Bir haftanın içerisinde oruç tutmanın faziletli olduğu günler ise, pazartesi, perşembe ve cuma günleridir.

Pazartesi ve perşembe ile (perşembe veya cumartesiyle beraber) cuma günü tutulan oruçlar haftanın günahlarına, her ayın başından, ortasından ve sonundan birer gün  tutulan oruçlar ile “eyyam-ı biz” (kameri ayların 13., 14., 15.) günlerinde tutulan oruçlar bir ayın günahlarına; sene içerisinde zikri geçen günlerde ve aylarda tutulan oruçlar da bir senenin günahlarına kefaret olur.

Oruç tuttuğun zaman, orucun sadece yemeyi içmeyi ve cinsi münasebette bulunmayı terketmek olduğunu zannetme. Nitekim Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) bir hadis-i şerifte şöyle buyurmuştur:

“Nice oruç tutan kimseler vardır ki tutukları orucun onlara açlık ve susuzluktan başka bir faydası yoktur.” (Ahmed b. Hanbel, el-Müsned, 2/273.)

Hakiki manada tuttuğun oruç, bütün azalarınla Allah’ın (c.c) yapılmasını hoş görmediği işleri yapmaktan kaçınarak tuttuğun oruçtur. Bu nedenle gözlerini haramdan, dilini boş sözlerden, kulaklarını da Allah’ın (celle celalühü) haram kıldığı şeyleri dinlemekten koru. Çünkü başkalarının gıybetini eden kimseyi dinleyen de, onun günahına ortak olmuş olur.

Oruç tutarken mide ve ferc şehvetlerinden geri durduğun gibi, diğer bütün azalarınla da Alllah’ın (celle celalühü) yapılmasını hoş görmediği işleri yapmaktan geri dur.

 

Kaynak; Hüccetü’l-İslam İmam Gazali, Bidâyetü’-l-Hidâye, Semerkand yayınları, syf: 94-95.

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.