Allah Teala Resulullaha Sadaka Almayı Niçin Haram Kılmıştır?

0
4576

 

Allah Teala Resulullaha ve Haşimilere Sadaka Almayı Niçin Haram Kılmıştır

Allah Teala Resulullaha Sadaka Almayı Niçin Haram Kılmıştır?

Ebu Hureyre (Radıyallahu anh)‘dan rivayet edildiğine göre, Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)‘e başkası tarafından yiyecek getirildiği zaman: “Bu hediye midir yoksa sadaka mıdır?” diye sormak adeti idi. Eğer cevabında “Sadakadır” denilirse, Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) Sahabilerine: “Siz yiyiniz” buyururdu da kendisi yemezdi. Eğer “Hediyedir” denilirse, Resulullah Efendimiz hemen elini uzatıp sahabileriyle beraber yer idi.

İzâh

Müslümanların mallarının içinden çıkarıp verdikleri sadaka malları müslümanların artık ve kirli malları kabul edildiğinden Allah Teala, Haşimilere (Resulullah’ın sülalesinden olanlara) sadaka almayı haram kılmıştır.

Müslim’de bu husustaki rivayeti şöyledir: “Vallahi, çok zamanlar ehli beytimin yanına dönüp geldiğimde evimin bir köşesine veya yatağıma düşmüş bir hurma bulurum. Alır, yemek için ağzıma götürürüm. Sonra sadaka malından olmasından korkarak bırakırım.”

Ruşeyd bin Malik rivayet ettiği bir hadisi şerifte şöyle demektedir:

Resulullah Efendimiz’in yanında idik. Kendisine bir tabak üzerinde hurma getirdiler. Resulullah Efendimiz bunun sadaka veya hediye olup olmadığını sordu. Getiren zat sadakadır deyince hurmayı cemaatin önüne koydu. Torunu Hasan (radıyallahu anh) da önünde yuvarlanıyordu. Çocuk bir hurma alarak ağzına attı ise de Resulullah Efendimiz derhal mübarek parmağını onun ağzına götürerek çocuğa zahmet vermeden yavaşçacık hurmayı çıkararak attı. Sonra da: “Biz, ehli beytiz. Bize sadaka helal değildir.” buyurdu. Ve yine başka rivayetlerde Hazreti Hasan’a hitaben: “Sen Al-i Muhammed’in sadaka yemediklerini bilmiyor musun?” buyurmuşlardır.

İmam Ebu Hanife ve İmam Malik’e göre; Al-i Muhammed’den murat; Haşimoğullarıdır. Bunlar; Ali, Abbas, Cafer, Akil, Haris bin Abdîl-Muttalib’dir. Abbas ile Haris, Abdul-Muttalib oğulları olup Resulullah Efendimizin amcalarındandır. Cafer, Akil, Ali ise; Ebu Talip’in oğulları olup Resulullah Efendimizin amca çocuklarıdır.

Haşim ise, Resulullah Efendimiz’in dedesi olan Abdulmuttalib’in babası olup Resulullah’ın üçüncü büyük babası olan Abd-i Menaf’ın oğludur. Bu zikri geçen Haşimi ailelere hem farz olan zekatın hem de nafile olan sadakanın verilmesinin caiz olmadığı bütün fıkıh kitaplarında zikredilmiştir. Yalnız nafile olarak sadaka vermeye bazı Hanefi Mezhebi alimleri cevaz vermişlerdir. Haşimi olan kimselerden ihtiyaç sahibi olanlara devlet hazinesinden humus’ul-humus (beşte birin beşte biri) tahsis edilmişti. Haşimiler’in fakir olanları ihtiyaçlarını humus’ul-humus’dan karşılamakta idiler.

Ancak günümüzde olduğu gibi kendilerine Seyyid denilen Haşim ailesine mensup kimselere devlet hazinesinden tahsis edilmiş olan bu humus’ul-humus kesilip verilmezse, zarurete binaen onların fakir olanlarına zekat vermenin caiz olduğu da fıkıh kitaplarında zikredilmiştir.

Kaynak; Siracu’l-Müttekin İzahı Sıratu’l Mühtedin, 2.Cilt, syf: 11-13, yasin yayınevi

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.