Hadislerle 10 Maddede Anne Tanımı

Hadislerle 10 Maddede Anne Tanımı

 

1.Anne yeryüzünde Rahman’ın rahmetini temsil eden bir varlıktır.

Hadisi Şerif; “Allah, rahmetini yüz parçaya ayırdı. Onun bir tanesini dünyaya indirdi.” Ondan da en fazlasını anneye verdi..

Anaların çocuğu sakladıkları yer rahimdir. Peki Allah, er-Rahim olan Esmaül Hüsnasından birini, kadınları çocuklarını doğurmak için ihtiyaç duydukları o parçanın ismini mi yaptı? Aynen öyle. Rahmetin kadında, -özellikle anada- nerede durduğunun en önemli işaretidir bu. En güzel tarif budur.

2.Anne, üç baba kıymetinde olan bir değerdir.

Birisi Rasulullah Efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem)’e geldi:

-“Ya Resulullah! Kendisine en iyi davranmam gereken kimdir?” dedi. Rasulullah 3 kez ‘Anne hakkı’nı saydı, bir kez baba hakkını saydı.

3.Anne, her daim şehadete hazır bir adaydır.

Hadisi Şerif; “Doğum üzerine ölen şehittir.” dedi Efendimiz (aleyhisselam)..

Maddi ve manevi şehitlik var. Biri, Allah yolunda cihat ederken, Allah ona ölümlerin en güzelini nasip etmişse, o maddi şehitliktir.

Efendimiz bazı ölümlerin de değer ve kıymetini bize göstermek için; selde boğulan, depremde ölen, doğum üzerinde vefat eden, mazlum katledilen insanları şehit olarak saymıştır. Bu da manevi şehadettir.

4.Anne, cenneti ayağının altında taşıyandır. 

Hadisi Şerif; “Cennet, annelerin ayakları altındadır.” Cennet, onları razı ederek kazanılır.

5.Anne, dünyadaki cennettir.

Hadisi Şerif; “Dünya, geçici bir hayattır. Bu hayatın en önemli nimeti; saliha kadındır.”

6.Anne, ihsan ve ikramda bulunulmazsa, Peygamber’in bedduasını kazandırtacak biridir.

7.Anne, hiçbir zaman unutulmayan bir hazinedir.

Efendimiz(aleyhisselam)’in 6 yaşındayken dediği bir söz; “Ey Ümmü Eymen! Anne yüzü unutulmayacak bir yüzdür.”

8.Anne, cenneti evinden kazanan biridir. 

Hadisi Şerif; “Eğer bir kadın iffetini muhafaza eder, kocasının kendisine verdiklerine ihanet etmezse, -evde otursa bile- kocasının dışarıda kazandığı sevaplardan hiçbir şey eksiltilmeden kadının hanesine yazılır.”

“Kadın avrettir. Dışarı çıktığında şeytanıyla (yani imtihanıyla) baş başa kalır. Onun Allah’a en yakın olduğu yer, evinin ortasıdır.”

Allah Rasulü (salllalahu aleyhi ve sellem) kadının asıl yerini söyledi. Bu demek değil ki, kadın dört duvara mahkum olsun? Hayır. Ama en büyük nimetinin aslında evi olduğunun bilincinde olsa, oradan Cennet’e bir köprü kurar ve Cenneti kazanır.

“Bir kadın beş vakit namaz kılar; bir ay Ramazan orucunu tutar, iffetini muhafaza eder, kocasına itaat ederse, kendisine denilir ki; “Seç! Hangi kapıdan istersen, Cennet’e o kapıdan gir!” denilir.

Aynı şeyi koca yapsa, ona ödül var mı? Kocanın sorumluluğu kat kat daha fazla. Hiçbir hadiste koca için bu geçmiyor.

9.Anne, cehennemi evinden kazanan biridir.

Efendimiz buyuruyor ki (aleyhisselam);

“Bana cehennem gösterildi. Baktım ki, oradaki kadınların çoğu, nankör kadınlardan oluşuyordu”. Sahabe sordu:

-“Ya Resulallah! Onlar Allah’ı mı inkâr edip, küfre düştüler?”

Efendimiz (aleyhisselam): “Hayır, onlar kocalarının kendilerine yaptıkları iyilikleri küçük görüp, inkâr ederler.”

“Onlardan birine bir ömür iyilik etsen, sonra bir sıkıntıyla karşılaşsa, bir ömür iyiliği görmezler” O bir ömür yapılan iyilik gözükmez. Senden hiçbir hayır görmedim gibi sözler ederler. Bunu dedikleri için nankör olurlar; nankör oldukları için de Cehennem’i hakederler.

Bir koca helal kazanmak için gayret etse, zorlanmasına rağmen, hanımına laf etmeden, çalıştıysa, eve gelip, nankörlükle karşılaşsa, karşılığı; Cehennemdir.

10.Anne, eşini memnun edip; ona itaat etmek zorundadır.

Anneliği bize Allah Rasulü böyle tarif ediyor. Tirmizi ve İbn Mace’nin rivayet ettiği bir hadis;

“Kocasını memnun ederek vefat eden bir kadın kendisini Cennette bilsin.”

Bugün modernizmin dünyamızdan yıktığı en önemli şey; itaattir. Biz aslında itaatkâr bir toplumuz. Allah’a, Resulü’ne, bizden olan emir sahiplerine itaat ile mükellefiz.

Evde itaat edilecek kişi; babadır lakin, günahta itaat yok! Eğer baba farziyetten engelliyorsa, itaat yok!

Hanımların kocalarına itaati, çocukların babalarına itaati gerektirecek bir şeydir. Akıllı anneler, kendilerinin selameti açısından, kocalarına itaat ettiklerini çocuklarına hissettirirler. Bir mesele konuşulacaksa, evde istişare edilir, lakin karar babanındır. Birinin tamam demesi gerekir çünkü. Eğer biz bu düzeni sağlayamazsak, aile düzenini sağlayamayız.

“Nafile orucunuzu, eşinizin rızasıyla tutabilirsiniz” der Efendimiz. Eşiniz bazı insanlara gitmenizi istemiyor; gidemezsiniz ama eşiniz ana-babanıza göndermiyor; öyle bir hakkı yok. Asiyeyi düşünün; Asiye Firavun’un küfrüne isyan etti, kocalığına isyan etmedi…

Muhammed Emin Yıldırım, Cennet Bizim Evimizde Derslerinden Alıntılanmıştır.