İsa Aleyhisselam Yeryüzüne İnecek midir?

1
2096
İsa Aleyhisselam Yeryüzüne İnecek midir?
İsa Aleyhisselam Yeryüzüne İnecek midir?

Mucizevî bir şekilde babasız olarak Hazreti Meryem’den dünyaya gelen İsa aleyhisselam dört büyük peygamberden biridir. Rivayetlere göre İsa aleyhisselam, âhir zamanda tekrar yeryüzüne inecek ve ümmet-i Muhammed’den olacaktır. İsa aleyhisselamın nuzülü imanî ve akidevi bir konudur.

İsa aleyhisselam çarmıha gerildi mi?

Konuyla ilgili bazı âyetler şu meâldedir:

“Yahudîler, İsa’yı öldürmek için hile yaptılar. Allah da onları kurdukları tuzağa düşürdü ve İsa diye kendilerinden birini öldürttü. Allah, hileyi hileyle cezalandıranların en hayırlısıdır.”

“O vakit Allah buyurdu ki: ‘Ey İsa! Seni ecelin geldiğinde öldürecek olan Benim. Seni Ben semaya yükselteceğim, Yahudîlerin suikastından tertemiz kurtaracağım ve sana uyanları Kıyamete kadar, seni inkâr edenlere üstün kılacağım.’” (Al-i İmran Sûresi, 54-55.)

Diğer bir âyette ise, meseleye daha da açıklık kazandırılmakta ve şöyle buyurulmaktadır:

“Onlar, İsa’yı inkâr etmeleri, Meryem’e pek büyük bir iftirada bulunmaları ve ‘Allah’ın Resûlü Meryem oğlu Mesih İsa’yı biz öldürdük’ demeleri sebebiyle de lânete uğramışlardır. Onu ne öldürdüler, ne de astılar; fakat başkası ona benzetildi de onu öldürdüler. Muhakkak ki, bu hususta ihtilâfa düşenler, İsa’yı öldürüp öldürmedikleri hakkında şüphe içindedirler. Onların bu hususta hiçbir bilgileri yoktur; kapıldıkları şey, ancak bir zan ve tahminden ibarettir.

“Hakikatte ise, Allah, onu Kendi huzuruna yükseltti. Allah’ın kudreti herkese gâliptir ve Onun her işi hikmet iledir.” (Nisa Sûresi, 157-158.)

Âyette, açıkça İsa aleyhisselamın asılmadığı, ona benzetilen başka birinin öldürüldüğü anlatılmaktadır. 

İsa aleyhisselamın yeryüzüne inişi

Âlimler, İsâ aleyhisselâmın yeryüzüne inişinin Kitap, Sünnet ve icma ile sabit olduğunu ve bunun mütevatir hadislere dayanan bir inanç meselesi haline geldiğini, inkâr edenin küfrüne hükmedileceği kanaatine varmışlardır.

Şevkânî’ye göre, İsâ Aleyhisselâmın yeryüzüne ineceğini bildiren hadislerin toplamı 29’u bulmakta ve tevatürderecesine ulaşmaktadır.(İbni Mâce, 10:338.) Sahih-i Müslim’de de aynı kayıt vardır.(Müslim, 2:58.) Şöyle der:

“Beklenen Mehdî, Deccal hakkında rivayet edilen hadisler olduğu gibi Hz. İsa bin Meryem’in ineceği hakkındaki hadisler de tevatür derecesine ulaşmıştır.”

İbni Kesir Tefsirinde, Zuhruf Sûresinin 61. âyetinde geçen İsa Aleyhisselâmın Kıyamet alâmeti oluşu hakikatini açıklarken, onun Kıyamet kopmadan önce ineceğini bildiren rivayetlerin tevatür derecesine geldiğini bildirmektedir. Şeyh Abdülfettah Ebû Gudde de, Hz. İsa’nın yeryüzüne inip Deccalı öldürüceğine dair rivayetlerin tevatür derecesini bulduğunu belirtir.(12) Allame muhaddis Kittânî’nin de Nazmü’l-Mütenâsır isimli eserinde(Kittânî, A.g.e., s. 147.) aynı görüşleri savunduğu görülür.

İbni Hacer’in Fethu’l-Barî’sinde de, Hz. Mehdînin bu ümmetten olacağı, İsa aleyhisselamın onun arkasında namaz kılacağıyla ilgili hadislerin mütevatir oldukları kaydı da yer almaktadır.(İbni Mâce, 10:338.)

Hz. İsa aleyhisselamın tekrar geleceğini nakleden alimlerin başında İmam-ı Azam Ebu Hanife gelmektedir. Ebu Hanife, Fıkh-ı Ekber adlı eserinin son bölümünde şunları bildirmektedir:

“Deccal’in, Ye’cüc ve Me’cücün çıkması, Güneş’in batıdan doğması, İsa (as)’ın gökten inmesi ve diğer kıyamet alametleri, sahih haberlerde varid olduğu vech ile, haktır, olacaktır.” (Fıkh-ı Ekber, Ebu Hanife, Nu’man b. Sabit, 150/767)

Hz. İsa aleyhisselamın yeryüzüne tekrar gelişi konusu kıyametin on büyük alametinden biridir ve birçok İslam alimi eserlerinde bu konuyu detaylı olarak ele almışlardır. Bu konudaki izahlar topluca değerlendirildiğinde İsa aleyhisselamın ikinci gelişi hakkında İslam alimleri arasında bir söz birliği olduğu açıkça görülür.

İmam Kevseri de İsa aleyhisselamın inişi ile ilgili görüşlerini şu şekilde bildirmiştir:

“Hz. İsa aleyhisselamın inişiyle ilgili hadis-i şerfilerdeki tevatür, “tevatür-i manevidir.” Sahih (sağlam) ve hasen (güzel) hadis-i şerifin her biri, farklı manalara delalet etmekle birlikte hepsi de Hz. İsa aleyhisselamın ineceği hususunda söz birliği içindedirler ki, bu, hadis ilminin kokusunu koklayan bir kimse için inkarı mümkün olmayan bir gerçektir… Mehdi ile Deccal’in çıkacağı ve Hz. İsa aleyhisselamın ineceği hususundaki hadis-i şeriflerin tevatür derecelerine ulaşmış olmaları, hadis ilmi ehlince asla şüphe edilecek bir husus değildir. İlm-i kelam ehlinden (inanç ilmiyle uğraşanlardan) bazısının kıyamet alametleriyle ilgili hadislere inanmanın vacip olduğunu kabul etmeleriyle beraber, bu hadislerden bir kısmının mütevatir olup olmadığı hususundaki şüpheleri ise, hadis ilmiyle ilgili bilgilerinin azlığından kaynaklanmaktadır.” (İmam-ı Kevseri, Nazratün Abira, s.44-49; Nüzul-i Mesih Risalesi, Ahmet Mahmut Ünlü, Ekmel Yayıncılık, İstanbul, 1998, s. 167-168)

Alim İbn-i Kesir ise, konuyla ilgili ayetlerin tefsirini yaptıktan ve ilgili hadisleri açıkladıktan sonra düşüncesini şöyle ifade etmektedir:

“İşte bunlar Resulullah aleyhisselamden mütevatir olarak rivayet edilmiştir ve bu hadis-i şeriflerde, Hz. İsa aleyhisselamın  nasıl ve nereye ineceği hususu açıklanmıştır… Hz. İsa (as)’ın cesed-i şerifiyle dünyaya ineceği hakkında zikredilen sahih ve mütevatir hadis-i şerifler, tevile (başka şekilde yorumlanmaya) elverişli değildir. Dolayısıyla, zerre kadar imanı ve insafı olan herkesin, Hz. İsa aleyhisselamın yeryüzüne ineceğine inanması gerekmektedir ki, bunu ancak şeriata zıt, Allah’ın Kitabına, Resulü’nün sünnetine ve Ehl-i sünnetin ittifakına muhalif olan kimseler inkar edebilir.” (İbn-i Kesir, 1/578-582; Avnü’l Mabud, 11/457-464)

Tirmizi, Ebu Davud, Bezzaz, İbni Mace, Hakim, Tabarani ve Ebu Ya’la Musuli bu konu hakkında çeşitli sahabelerden rivayetler nakletmişler; Ali, İbni Abbas, İbni Ömer, Talha, İbni Mes’ut Ebu Hureyre, Enes, Ebu Sa’id Hudri, Ümmi Habibe, Ümmi Seleme, Sevban, Kurre bin İyas, Ali Hilali ve Abdullah bin Haris bin Cüz’e birtakım senetlerle isnad etmişlerdir.13 Bunların yanı sıra İbn-i Hacer-i Haysemi “es-Sevaik-ul Muhrika” kitabında, Şeblenci “Nur-ul Ebsar” kitabında, İbn-i Sabbağ “el-Fusul-ul Muhimme”, Muhammed es-Sabban “İs’af-ür Rağibin”, Genci-i Şafiî “el-Beyan” kitabında, Şeyh Mansur “Ali Ğayet-ul Me’mul” kitabında, Suveydi “Sebaik-uz Zeheb” adlı kitapta Hz. İsa aleyhisselamın gelişiyle ilgili hadislerin mütevatir olduğunu yazmışlardır.

Bu hadisleri Ehl-i sünnet muhaddis ve alimleri kendi kitaplarında yazmışlardır. Örneğin: Ebu Davud, Ahmed, Tirmizi, İbn-i Mace, Hakim, Nesai, Taberani, Ravyani, Ebu Nuaym-i İsfahanî, Deylemi, Beyhaki, Sa’lebi, Hameveyni, Menavi, İbn-i Meğazili, İbn-i Cevzi, Muhammed-us Sabban, Maverdi, Genci-i Şafii, Sem’âni, Harezmi, Şa’rani, Darakutni, İbn-i Sebbağ-i Maliki, Şeblenci, Muhibbuddin Taberi, İbn-i Hacer-i Haysemi, Şeyh Mansur Ali Nasıf, Muhammed b. Talha, Celaleddin Suyuti, Şeyh Süleyman-i Hanefi, Kurtubi, Bağavi ve diğer alimler bu konuya eserlerinde yer vermişlerdir.

Konu hakkında eserleri bulunan yazarların nakillerinden de anlaşılmaktadır ki hadis kaynakları çok zengindir.

Dahası, Hz. İsa aleyhisselamın gelişinin ahir zamanda gerçekleşecek olan kıyamet alametlerinden olduğunu bildiren hadisler de Buhari, Müslim gibi ana hadis kaynaklarında yer almaktadır. Bu hadislerden bazıları şöyledir:

“Sizler on alameti görmedikçe hiçbir zaman Kıyamet kopmaz… Biri de İsa’nın inmesi…” (Müslim, Kitabü-l Fiten: 39)

“Vallahi Meryem oğlu (Hz. İsa  Aleyhisselam), …hac yapmak veya umre yapmak yahut da her ikisini de yapmak için icabet edecektir.” (Müslim, Hacc: 216, 1252)

“Kıyamet on alamet görülmedikçe kopmaz: Duman, Deccal, Dabbetu’l arz, Güneş’in batıdan doğması, İsa’nın yeryüzüne inmesi…” (Rudani, Büyük Hadis Külliyatı, 5. cilt, s. 362)

“Nefsim kudret elinde olan Allah’a yemin ederim ki, Meryem oğlu İsa’nın adalet sahibi olarak inmesi yakındır…” [Buhari, Kitabü’l-Büyu’: 102, Mezalim: 31, Enbiya 49; Müslim, İman: 242 (155); Ebu Davud, Melahim: 14 (4324); Tirmizi, Fiten: 54 (2234)]

“İsa inecek; emirleri: ‘Haydi gel, bize namaz kıldır!’ diyecek. Buna karşılık: ‘Kiminiz kiminizin emiridir. Bu, Allah’ın bu ümmete bir lütfu keremidir.’ diyecek.” (Rudani, Büyük Hadis Külliyatı, 5. cilt, s. 380)

“Vallahi muhakkak ve muhakkak Meryem oğlu İsa inecek, hem adil bir hakem, adaletli bir hükümdar olarak inecek…” (Sahih-i Müslim bi Şerhin-Nevevi, cilt 2, s.192; Kenzul Ummal, Kitabul-İman, Bab-ı Nüzul-i İsa İbn-i Meryem, 14/332)

“İmamınız kendinizden olduğu halde, Meryem oğlu sizin içinize indiği zaman sizler nasıl olursunuz?” (Buhari, Enbiya 50, 3265, 3/1272; Müslim, İman: 71,155,1/136; Beyhaki, Esma ve Sıfat: 3265, 2/166)

 İslam alimleri İsa aleyhisselamın gelişini akide (inanılan ve itikad edilen esas) konusu olarak değerlendirmektedirler:

Ehl-i sünnetin inanç konularını açıklayan hemen tüm eserlerde, Hz. İsa aleyhisselamın kıyametten önce yeryüzüne geleceği, Deccal ile mücadele edip onu öldüreceği, gerçek din ahlakını dünyaya hakim kılacağı yer almaktadır. İslam alimleri, Kur’an-ı Kerim’de yer alan delilleri ve hadislerde bildirilen haberleri bir arada değerlendirerek, Hz. İsa aleyhisselamın dönüşüne inanmayı önemli bir inanç esası olarak kabul etmişlerdir. Ve konuyu şu şekilde açıklamaktadırlar:
1. Nisa Suresi’nin 157. ayetinde Allah, “… Oysa onu öldürmediler ve onu asmadılar. Ama onlara (onun) benzeri gösterildi…” diye bildirmiştir. Bu ayetle birlikte Kur’an’ın diğer pek çok ayetinde Hz. İsa aleyhisselamın Allah Katında diri olduğu bildirilmekte ve yeryüzüne ikinci kez geleceğine işaret edilmektedir. İslam alimleri bu konuda ittifakla, bunun aksini savunmanın hiçbir şekilde mümkün olmadığını söylemektedirler. Örneğin İbn Hazm bu ayeti tefsir ederken; “Hz. İsa aleyhisselamın öldürüldüğünü söyleyen bir kimsenin mürted (İslam dininden dönen) veya kafir olacağını.” vurgulamıştır. (İlmü’l-Kelam, İbn Hazm, s.56-57; İslam İnancı Açısından Nüzul-i İsa Meselesi, Dr. Zeki Sarıtoprak, Çağlayan Yayınları, İzmir, 1997, s.53.)

2. Hz. İsa aleyhisselamın gelişi ile ilgili hadislerin, tevatür derecesinde ve bu konuda hiçbir şüpheye yer vermeyecek şekilde açık olmaları Müslümanlar için çok önemli bir delildir. Üstelik bu konudaki hadislere karşı öne sürülebilecek -yani Hz. İsa aleyhisselamın yeniden gelmeyeceğini bildiren- tek bir farklı hadis dahi yoktur.

3. Cabir İbn-i Abdullah‘dan rivayet edilen “Mehdi’nin çıkışını inkar eden, muhakkak Muhammed sallallahu aleyhi ve selleme indirilene küfretmiştir. Meryem’in oğlu İsa’nın inişini inkar eden de muhakkak kafir olmuştur. Deccal’in çıkacağını kabul etmeyen de muhakkak kafirdir.” hadisi de İslam alimleri tarafından kullanılan bir diğer delildir. Bu hadis, Şeyh Hace Muhammed Parisa’nın “Faslu’l Hitap”, Şeyh Ebu Bekir el Kelabazi’nin “Meani’l Ahbar”, İmam Süheyli’nin “er-Ravuzu’l Ünüf”, İmam Suyuti’nin “el-Arful Verdi fi Ahbaril Mehdi” gibi ünlü İslami kaynaklarda yer almaktadır. Ayrıca Şeyh Ebu Bekir, bu hadisin senetini de açıklamıştır: “Bize Muhammed İbni Hasen, ona Ebu Abdillah el-Huseyn İbni Muhammed, ona İsmail İbni Üveys, ona Malik İbni Ebes, ona Muhammed İbni Münkedir, ona da Cabir İbni Abdillah Hazretleri böylece bildirmişlerdir.”

4. Hz. İsa aleyhisselamın gelişiyle ilgili hadisleri nakleden ravilerin çokluğu ve güvenilirlikleri de İslam alimlerinin dikkat çektikleri bir diğer husustur. Bu ravilerden bazıları şunlardır: Ebu’l Eşas es-Sanani, Ebu Rafi, Ebul Aliye, Ebu Ümametle Bahili, Ebud Derda, Ebu Hureyre, Ebu Malik el-Hudri, Cabir İbn Abdillah, Huzeyfe İbni Edis, Sefine, Katade, Osman İbnül As, Nafi İbni Keysani, Velid İbni Müslim, Ammar İbni Yasir, Abdullah İbni Abbas…

Sonuç:

Tüm bu bilgiler sonucunda İslam alimleri Hz. İsa aleyhisselamın inişine ve gerçek din ahlakını dünyaya hakim kılacağına imanı, önemli inanç esaslarından biri olarak değerlendirmişlerdir.

1 YORUM

  1. Şuradan başlamak isterim.1) Deccal’in, Ye’cüc ve Me’cücün çıkması, Güneş’in batıdan doğması, İsa (as)’ın gökten inmesi ve diğer kıyamet alametleri, sahih haberlerde varid olduğu vech ile, haktır, olacaktır.” (Fıkh-ı Ekber, Ebu Hanife, Nu’man b. Sabit, 150/767) Sizin yayımladığınız Hadiste ki olayların sıralaması doğrumudur? Doğru ise, ? 2) Yayımladığınız mübarek ayet-i Kerimeler, şimdi bendenizin burada Diyanet İşleri Başkanlığına ait Güncel(!) mealden alıntı yaptığımda ki meallerden neden değişiklik içeriyor? Al-i İmran Suresi: Onlar tuzak kurdular. Allah da tuzak kurdu. Allah tuzak kuranların en hayırlısıdır. ﴾54﴿ Hani Allah şöyle buyurmuştu: “Ey İsa! Şüphesiz, senin hayatına ben son vereceğim. Seni kendime yükselteceğim. Seni inkar edenlerden kurtararak temizleyeceğim ve sana uyanları kıyamete kadar küfre sapanların üstünde tutacağım. Sonra dönüşünüz yalnızca banadır. Ayrılığa düştüğünüz şeyler hakkında aranızda ben hükmedeceğim.” ﴾55﴿
    Bir diğer Sure olan NİSA SURESİ : Bir de inkarlarından ve Meryem’e büyük bir iftira atmalarından ve “Biz Allah’ın peygamberi Meryemoğlu İsa Mesih’i öldürdük” demelerinden dolayı kalplerini mühürledik. Oysa onu öldürmediler ve asmadılar. Fakat onlara öyle gibi gösterildi. Onun hakkında anlaşmazlığa düşenler, bu konuda kesin bir şüphe içindedirler. O hususta hiçbir bilgileri yoktur. Sadece zanna uyuyorlar. Onu kesin olarak öldürmediler. ﴾156-157﴿
    Diğer sorumda, yayımladığınız bu hadis sizlerce ne derece sahihtir ve doğruluğu kesinmidir? ŞİMDİ BİZ BU İKİ OLAYA (DECCAL OLAYI HARİÇ) İNANMAYAN BU HADİSİ BİLDİREN GİBİ TELAFFUZ ETMEYECEĞİM. KABUL ETMEYEN-İNANMAYAN KAFİRMİDİR?
    “Mehdi’nin çıkışını inkar eden, muhakkak Muhammed sallallahu aleyhi ve selleme indirilene küfretmiştir. Meryem’in oğlu İsa’nın inişini inkar eden de muhakkak kafir olmuştur. Deccal’in çıkacağını kabul etmeyen de muhakkak kafirdir.”
    Şimdilik bu kadar. Cevaplarınız için şimdiden çok teşekkür ederim.

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.